Baydarlı Kasabası

resim adı

Baydarlı Kasabası Orta Karadeniz’de Tokat ili sınırları içerisinde Reşadiye’ye bağlı, Ordu ili sınırı ile bağlantılı bir yerleşim alanıdır. İlçeye olan uzaklığı 29 km olup, 1350 rakımındadır. Kasaba sınırları güneyden kuzeye doğru 12 km, doğudan batıya doğru 6 km uzunluğunda olup, oldukça geniş bir coğrafi yapıya sahiptir. Yerleşim alanı hafif meyilli güneyi Ahlatlı Ovası, Batısı akarsularla çevrili, kuzeyi orman örtüsü ile kaplı şirin bir Anadolu kenti görünümündedir. Bölge tarih çağları Hitit’lerin Pers’lerin İskender, Roma ve Bizans İmparatorlukları’nın hâkimiyetinde kalmış. 1015’ten itibaren Anadolu’ya başlayan Türk akınlarından sonra, 1071 Malazgirt Zaferi ile Türk toprağı olmuştur. Baydarlı’nın da içinde bulunduğu bölge, fetihten sonra Anadolu Selçuklu Devleti’ne bağlı Danişmentoğlu Beyliği sınırları içine alınmıştır. 1980 yılında belediyesi kurulmuştur. Kasabanın İmar planı 1986 yılında onaylanmıştır. Kasaba içinde bulunan mevcut cadde ve sokakların alt yapısı %95 tamamlanmıştır. Deniz seviyesinden 1350 metre yükseklikte bulunan Baydarlı, hem kuruluş yeri itibariyle, hem doğasıyla, hem de suyu ve havasıyla Reşadiye’nin en güzel köşelerinden birisidir. Baydarlılılar Kültür ve Dayanışma Derneğini’nin ‘’Güzellikler  Beldesi Baydarlı’’ adlı inceleme ve tanıtım dergisinde Baydarlı tarihi şöyle anlatılmaktadır: ‘’Baydarlı’ya ilk olarak kimlerin geldiği, oraya o zamanlarda ne isim verildiği belli değildir.  Baydarlı’nın şu andaki halkını oluşturan kabilelerin, yaklaşık olarak 1750-1780’li yıllar civarında buraya yerleştiği anlaşılmaktadır. Ancak köyde bulunan Medrese Camii’nin Kitabesi’nden de anlaşıldığı üzere, burada daha önce de bir yerleşim yeri vardır. Çünkü, buradan yetişip, İstanbul’a götürülen bir Kızlarağası tarafından yaptırılan Cami Kitabesi’nde, caminin yapılış tarihi olarak rumi 1110 (miladi 1694) yazmaktadır. O tarihte burada yaşayanların soyundan Baydarlı’da şu anda yaşayan olup olmadığı bilinmemektedir. Çünkü bugünkü Baydarlı’nın temeli, Kızılcaören Köyünden Prof. Dr.  Ali Rıza Atasoy’un kitabından edinilen bilgilere göre 1750-1780 tarihleri arasında Baydarlı’ya gelip yerleşmiş olan değişik kabilelelrin birararaya gelmesinden teşekkül etmiştir. Bu kabilelerin başlıcaları  Bekaroğulları,  Torunoğulları,  Hasanoğulları, Kürthaliloğulları,  Bölükbaşıoğulları, Demircioğulları, Baysallar,  Çağmanlar,  Rızmanoğulları ve  Polatlardır. Caminin çevresinde aynı zamanda medrese binaları yapıldığı bilinmektedir.bu medresede Demircioğullarından  1829 doğumlu Mehmet Efendi’nin oğlu Müderris Ahmet Efendi birçok talebe yetiştirmiştir. Ne yazık ki, bu medrese binaları günümüze kadar ulaşamamış ve şu anda medrese yerinde  mezarlık bulunmaktadır. Camii ise eski haliyle sadece minaresi muhafaza edilerek, köylüler tarafından yeniden inşa edilmiştir. Kasabanın en önemli tarihi eseri, bugün yalnızca minaresi ve kitabesi kalan Medrese Camiidir. Camii, 1694 yılında inşa edilmiştir. Aruzalanı mevkiinde yerli taşlara oyulmuş, mezar olduğu sanılan tekneler, Yacılı mevkiindeki mağaralar, Kilisekıran  mevkiinde kilise kalıntıları vardır. Kebap Alanı: Kasabanın yaylasında bulunan bir mesire yeridir. Karaağuluk mevkiindedir. Etrafı gürgen ağaçlarıyla çevrili ve yeşilin her tonunu bulabileceğiniz güzel bir dinlenme yeridir. Tilkidibi Mağarası: Kasabanın Şerefli mevkiinde bulunan doğal oluşumlu bir mağaradır. 





Hakkında:

  • Nüfus:

    2417
  • Hane Sayısı:

    0
  • Konum:
Diğer Bazı Köyler...